Soru:
Toplumun çokça yapmış olduğu ama İslâm’ın haram kıldığı kürtaj hakkında İslâm nasıl bir hüküm vermiştir? Ve ahiretteki boyutu nedir?
Cevap:
Demokrasi ve laikliği benimseyen Batı toplumları tamamen bozuldu. Hürriyetlerden dolayı zina serbest oldu ve müthiş şekilde yaygınlaştı. Kız çocukları baliğ olur olmaz zina yapmaya başlar oldular, bunda serbesttirler. Aileleri hamile kalmamak için hap vb. gibi ürünler satın almaktalar veya bunları temin etmeleri için onlara para vermekteler. Bunu da cep harçlığından sayarlar. Zina artık onlar için normal kabul edilir oldu. Hatta evlilik değil zina asıl oldu. Çocuğun, 16 veya 18 yaşından küçük yaşta evlenmesi yasaklanmışken arkadaşlarıyla zina yapması serbesttir. Batı devletleri bunu yasallaştırdılar. Hamileliği engelleyici şeyler kullanmadan veya kullanmalarına rağmen bazen kızlar veya kadınlar hamile olurlar ve bunu istemedikleri için düşürmeye çalışırlar. Bu sorundan dolayı kürtaj meselesi meydana geldi. Birçok devlet kürtaja serbestlik vermiş durumdadır.
İslâm’da asıl olan evliliktir. Erkek ile kadının ilişkisi ancak evlilikle kayıtlandırılır. Evlilik dışında ilişki olursa zina sayılır, bu kesin olarak haram kılınmıştır ve zina edenlere ağır bir ceza vardır. Ayet ve hadisler bu hususta apaçık, net ve sarihtir.
İslâm nefsi öldürmeyi de haram kılmıştır. Allah Celle Celâlehû şöyle buyurmuştur:
[وَلَا تَقۡتُلُوا النَّفۡسَ الَّتِىۡ حَرَّمَ اللّٰهُ اِلَّا بِالۡحَـقِّؕ]“(Şeriatın gösterdiği) bir hak olmadan Allah’ın öldürülmesini yasakladığı nefsi öldürmeyin.”[İsraSuresi 33]
Kadının karnında bir nefis olursa onu öldürmek caiz değildir, haramdır. Cenin olmaya başlayınca nefis olma dönemine girer, onu öldürmek caiz değildir.
[قَضَى رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّه عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فِي جَنِينِ امْرَأَةٍ مِنْ بَنِي لَحْيَانَ سَقَطَ مَيِّتًا بِغُرَّةٍ عَبْدٍ أَوْ أَمَةٍ]
“Lehyanoğullarından bir kadının karnına vurulup ölü olarak cenini düşürülünce (düşürene) kölenin diyeti kadar diyet tayin edildi.”[Buhari ve Müslim]
Bu diyet hür insanın diyetinin onda biridir. Hür insanın diyeti ise 24 ayar altından 1000 dinardır veya 100 devedir. Bu şekilde cenini düşürme diyeti 100 dinar veya 10 devedir. Her dinar ise 4,25 gram 24 ayar altındır.
Bu şekilde ceninin sadece tırnağı gözükse bile herhangi bir şekli belli olursa onu düşürmek haramdır.
Et parçası olmaya başlayınca cenin olma merhalesine girer. Bu ise hamilelikten itibaren 40 günden sonra başlar. Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
[إِذَا مَرَّ بِالنُّطْفَةِ ثِنْتَانِ وَأَرْبَعُونَ لَيْلَةً بَعَثَ اللَّهُ إِلَيْهَا مَلَكًا فَصَوَّرَهَا وَخَلَقَ سَمْعَهَا وَبَصَرَهَا وَجِلْدَهَا وَلَحْمَهَا وَعِظَامَهَا ثُمَّ قَالَ يَا رَبِّ أَذَكَرٌ أَمْ أُنْثَى فَيَقْضِي]
“Su damlasına kırk iki gece (başka rivayette kırk gece) geçince Allah bir melek gönderir, bunun suratını belirler, işitmesi, görmesi, derisi, eti ve kemikleri yaratır. Ondan sonra şöyle der: Rabbim! Erkek mi dişi midir? Rabbin istediği hükmü verir.”[Müslim]
Zaman hususunda en aza itibar edilir, bu ise kırk gecedir.
Bu şekilde hamilelikten 40 gün sonra kürtaj yapmak haramdır. Baba, anne veya tabip bunu herhangi bir şekilde yapamaz; hepsine haramdır. Ancak herhangi bir nedenle baba ve anne 40 günden önce onu düşürmek isterlerse bunda bir günah yoktur. Çünkü o henüz cenin olmaya başlamamıştır.
Ruh üflenmesi beklenmez, nitekim başka bir sahih hadise göre ruh 120 gün sonra üflenir. Çünkü yukarıda gösterdiğimiz sahih hadiste geçtiği gibi ruh üflenmeden önce cenin kırk günden sonra oluşmaya başlar ve düşürülürse diyetti olur, bunun manası düşürme cezası vardır. Düşüren ve düşürten günahkâr olur.
Zina ile olsa bile cenin olmaya başladığında onu düşürmek haramdır. Nitekim cenin suçlu değildir, annesi suçludur. Bunun delili şudur:
[أَنَّ امْرَأَةً مِنْ جُهَيْنَةَ أَتَتْ نَبِيَّ اللَّهِ صَلَّى اللَّه عَلَيْهِ وَسَلَّمَ وَهِيَ حُبْلَى مِنَ الزِّنَى فَقَالَتْ يَا نَبِيَّ اللَّهِ أَصَبْتُ حَدًّا فَأَقِمْهُ عَلَىَّ فَدَعَا نَبِيُّ اللَّهِ صَلَّى اللَّه عَلَيْهِ وَسَلَّمَ وَلِيَّهَا فَقَالَ ” أَحْسِنْ إِلَيْهَا فَإِذَا وَضَعَتْ فَائْتِنِي بِهَا ” . فَفَعَلَ فَأَمَرَ بِهَا نَبِيُّ اللَّهِ صَلَّى اللَّه عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَشُكَّتْ عَلَيْهَا ثِيَابُهَا ثُمَّ أَمَرَ بِهَا فَرُجِمَتْ ثُمَّ صَلَّى عَلَيْهَا فَقَالَ لَهُ عُمَرُ تُصَلِّي عَلَيْهَا يَا نَبِيَّ اللَّهِ وَقَدْ زَنَتْ فَقَالَ ” لَقَدْ تَابَتْ تَوْبَةً لَوْ قُسِمَتْ بَيْنَ سَبْعِينَ مِنْ أَهْلِ الْمَدِينَةِ لَوَسِعَتْهُمْ وَهَلْ وَجَدْتَ تَوْبَةً أَفْضَلَ مِنْ أَنْ جَادَتْ بِنَفْسِهَا لِلَّهِ تَعَالَى]
“Cüheyne kabilesinden zina ederek gebe kalmış bir kadın Nebi SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in huzuruna geldi ve: Ey Allah’ın Rasulü! Cezayı gerektiren bir suç işledim. Cezamı ver, dedi. Bunun üzerine Nebi SallAllahu Aleyhi ve Sellem kadının velisini çağırttı. Ona: Bu kadına iyi davran! Doğum yapınca bana getir! buyurdu. Adam Resûl-i Ekrem’in buyurduğu gibi yaparak kadını doğumdan sonra getirdi. Nebi SallAllahu Aleyhi ve Sellem kadının üzerine elbisesinin iyice bağlanmasını emretti, sıkı sıkıya bağladılar. Sonra Nebi SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in emri üzerine taşlanarak öldürüldü sonra kadının cenaze namazını kıldı. Ömer RadiyAllahuAnh: Ey Allah’ın Rasulü! Zina etmiş bir kadının namazını mı kılıyorsun? diye sorunca Allah’ın Nebisi şunları söyledi: O kadın öyle bir tövbe etti ki şayet onun tövbesi Medine halkından yetmiş kişiye taksim edilseydi, hepsine yeterdi. Sen Allah Teâlâ’nın rızasını kazanmak için can vermekten daha üstün bir şey biliyor musun?”[Müslim]
Bu nedenle İslâm Hilâfet Devleti’nde uygulanan cezalar hem caydırıcı olur hem günahı siler, ahirette de ceza görülmez.
Ancak cenin olmaya başladığında veya ruh üflendikten sonra annenin hayatını tehlikeye düşüren bir durum olduğunda annenin hayatını korumak evladır, onun için cenini düşürmek caizdir.
Cenin annenin karnında ölürse de düşürmek gerekir fakat hasta ise düşürmek caiz değildir, tedavi edilmeye çalışılır.
Esad Mansur