Soru:

  Müzik dinlemek, müzik yapmak İslâm’da caiz midir? İki kaşığın çıkarttığı sese bile haram diyenler var.

 Kadın sesinden müzik dinlemek caiz mi?

Cevap:

[وَمِنَ النَّاسِ مَنۡ يَّشۡتَرِىۡ لَهۡوَ الۡحَدِيۡثِ لِيُضِلَّ عَنۡ سَبِيۡلِ اللّٰهِ بِغَيۡرِعِلۡمٍ‌ۖ وَّيَتَّخِذَهَا هُزُوًا ‌ؕ اُولٰٓٮِٕكَ لَهُمۡ عَذَابٌ مُّهِيۡنٌ]

“Bazı insanlar cahilce Allah’ın yolundan saptırmak ve o yolu eğlence vesilesi kılmak için eğlendirici sözleri satın alırlar (alıp kullanırlar). İşte bunlara alçaltıcı azap vardır.”[Lokman Suresi 6]

Bazı âlimler bu ayeti şarkı söylemek ve müzik çalmanın haram olduğuna dair bir delil olarak gösterirken bunu kabul etmeyen âlimler de vardır ve onlar bunu şirk ve Allah’ın yolundan saptıran her eğlendirici söz olarak saydılar. 

Zira ayetteki mana Allah’ın yolundan saptırmak için eğlenmek, eğlendirmek, eğlendirici sözleri sarf etmektir ki bu haram olur. Eğer Allah’ın yolundan saptırmak gayesiyle veya Allah’ın ayetleriyle alay etmek amacıyla olursa eğlendirici sözler sarf etmek, şarkı söylemek veya müzik çalmak kesinlikle haram olur. Fakat aşağıda göstereceğimiz helal hâllerde olursa bunlar caizdir. Bu ayet mutlak ve genel olarak eğlenceyi yasaklamamaktadır. Sırf Allah’ın yolundan saptırmak, Allah’ın ayetleriyle alay etmek gayesiyle insanları haram işlemeye teşvik ediyorsa; eğlencede erkek kadın karışık ise ve içki içerken olursa eğlenmek, şarkı söylemek ve müzik çalmak haram olur.

Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in şöyle dediği rivayet edilmiştir:

[ليكونن من أمتي قوم يستحلون الحر والحرير والخمر والمعازف]

“Ümmetimden birtakım kişiler zina, ipek, içki ve çalgıları mubah kılacaklar.”[Buhari]

 Bazı âlimler bu hadisi sahih olarak görürken, bazı alimeler ise onu münkatı olarak gördüler. Bundan dolayı ona itibar etmediler.

Münkatı hadis Sahabe’den sonra ravilerden biri veya daha fazlası düşen, bulunmayan veya ravisi meçhul (udul veya güvenilir olduğu bilinmeyen rivayet eden kimsedir) olan hadistir.

Hadis, sahih sayılırsa ifadesi geneldir, umumi bir ifadedir. Genel olarak çalgıların ve müzik çalmanın haramlığı gösterilmiş oldu. Diğer hadisler ise bunu açıklar, tahsisleri, detayları ve durumları gösterir.

Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in şöyle dediği rivayet edilmiştir:

[ليشربن ناس من أمتي الخمر يسمونها بغير اسمها يعزف على رؤوسهم بالمعازف والمغنيات يخسف الله بهم الأرض ويجعل منهم القردة والخنازير]

“Muhakkak ki ümmetimden birtakım insanlar içkiye başka isim takarak onu içecekler, başları üzerine çalgılar çalınıp şarkıcı kadınlar şarkı söyleyecekler. Allah bunları yerin dibine batıracak, onları maymuna ve domuza çevirecektir.”[İbniMace]

Bu hadis hakkında değişik görüşler vardır: Ebu Davud bunu münker hadis olarak saydı. Münker hadis ise güvenilir kişilerin rivayetlerine muhalefet eden, güven hususunda daha zayıf olan kimsenin rivayetiyle gelen hadistir. İbni Hibban ise bunu sahih hadis olarak saydı.

Bunu sahih olarak saysak içkiyle beraber çalgı (müzik) çalmak ve şarkıcı kadınların şarkı söylemesinin haram olduğunu gösterir. Bu ortamda müzik çalmak ve şarkı söylemek haramdır. 

İbni Ömer Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in şöyle dediğini rivayet etti:

[إن الله حرم الخمر والميسر والكُوبة والغُبيراء وكل مسكر خمر]

“Allah içkiyi, kumarı, davulu ve kubayı (telli müzik aleti) haram kıldı. Her sarhoşluk yapan şey içkidir”.”[İbniHanbel, Ebu Davud]

Bu rivayetler içki içerek, erkek kadın karışıp beraber eğlenirken müzik ve şarkı söylemenin haram olduğunu gösteriyor. Zira başka rivayetler bu hâller dışında müziği ve şarkıyı mubah kılıyor. Nitekim İbni Ömer yoluyla gelen başka rivayetler müzik çalmanın caiz olduğunu gösteriyor.

Bunu açıklayacak şöyle bir rivayet geçti: Nafi şöyle dedi:

[إن ابن عمر سمع صوت زمارة راع فوضع اصبعيه في أذنيه وعدل راحلته عن الطريق وهو يقول يا نافع أتسمع فأقول نعم، فيمضي حتى قلت لا، فرفع يده عن راحلته إلى الطريق، وقال رأيت رسول الله صلى الله عليه وسلم سمع زمارة راع فصنع مثل هذا]

“İbni Ömer bir çobanın neyini (kavalını) işitti, parmaklarını kulaklarına koydu, bindiği bineğini yoldan saptırarak şöyle dedi: Ey Nafi işitiyor musun? Evet diyordum. Ta ki hayır deyince parmaklarını kulaklarından kaldırdı. Tekrar bineğini yola getirdi ve şöyle dedi: Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem bir çobanın kavalını dinleyince böyle yapmıştı.”[İbniHanbel, Ebu Davud, İbniMace]

Hadis âlimleri bu hadisin sahih olduğunu söylediler, onun hakkında olumsuz bir söz söyleyen yoktur. İşte bu hadis müziğin çalınması ve dinlemesinin mubah olduğuna dair bir delildir. Zira Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem kulaklarını kapatınca İbni Ömer’e kulaklarını kapat, müziği dinleme demedi. Tersine müsaade etti, çünkü çobanın çalması bitip bitmediğini soruyordu, ta ki İbni Ömer işitmiyorum deyinceye kadar kulaklarını kapattı. İbni Ömer kendi azatlısı olan Nafi adlı Tabiin’in dinlemesine de müsaade etti. Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in kendisine davrandığı gibi o da Nafi adlı Tabiin’e davrandı. Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem çobanın yaptığını kötülemedi, onu durdurmak için emir vermedi. Bunun manası bu durumda müziği çalmak ve dinlemek caizdir. Geçen rivayeti rivayet eden İbni Ömer RadiyAllahu Anh bu rivayeti aktardı. Bunun manası içki ve başka haram işlenirken müzik çalmak ve dinlemek haramdır. Burada Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem müziği dinlemek istemediği hâlde başka hadislerde dinlediği görülüyor.

Tabiin ise Sahabe’den sonra gelip onlardan hadis rivayet eden güvenilir kişilerdir. Nafi ise en güvenilir Tabiinlerden sayıldı.

Şu rivayet vardır:

[قالت عائشة رضي الله عنها دخل علي رسول الله صلى الله عليه وسلم وعندي جاريتان تغنيان بغناء بعاث فاضطجع على الفراش وحول وجهه ودخل أبو بكر فانتهرني وقال مزمار الشيطان عند النبي صلى الله عليه وسلم؟ فأقبل عليه رسول الله صلى الله عليه وسلم وقال دعها فلما غفرا غمزتهما فخرجتا] في رواية أخرى قال رسول الله صلى الله عليه وسلم[ يا أبا بكر إن لكل قوم عيدا وهذا عيدنا]

“Aişe RadiyAllahu Anhâ şöyle dedi: Yanımda iki cariye, Buas (savaşının) şarklarını söylerken Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem girdi, yatağına girdi ve yüzünü öbür tarafa çevirdi. O esnada (Aişe’nin babası) Ebu Bekir girdi ve beni bundan nehyederek şöyle dedi: Nebi SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in yanında şeytan düdüğü mü var? Rasulullah yüzünü O’na çevirerek şöyle dedi: “Onu bırak”.  O iki kız saklanınca, Aişe RadiyAllahu Anhâ onlara (iki cariyeye) kaşla işaret vererek (evden) çıktılar.” Başka bir rivayette benzer bir hadiste şöyle geçti: Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle dedi: “Ey Ebu Bekir: Her kavim için bir bayram vardır, bugün bizim bayramımızdır.” [Buhari, Müslim]

Bu hadis sahih sayıldı, onun hakkında olumsuz bir şey söylenmedi. Şarkı söylemenin ve müzik çalmanın caiz olduğunu gösteriyor. Hem de Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem kendisi dinledi ve Ebu Bekir bunu reddederken ona itiraz edip caiz olduğunu gösterdi.

Başka bir rivayette ise Amir bin Saad El-Beceli adlı tabi şöyle rivayet etti: “Ebu Mesud ve Karaza bin Kaab’ın (iki sahabe) yanlarına gelirken onlara ait cariyeler def çalıyor ve şarkı söylüyorlardı. O iki sahabe dediler ki: Bize düğünde eğlenceye ruhsat verildi.”[Nesai]

Halit bin Zekvan, Rubey binti Muavvaz RadiyAllahu Anhâa dlı sahabe hanımın şöyle dediğini rivayet etti: “Evlendiğim zaman benim düğünümde Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem benim yanıma geldi, senin oturduğun gibi benim yatağımda oturdu, o anda yanımda def çalan cariyeler vardı.”[Buhari]

Aişe RadiyAllahu Anhâ kendi akrabalarından bir kızı evlendirirken Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem ona şöyle dedi:

[فهل بعثتم معها جارية تضرب على الدف]

“Def çalacak cariyeyi göndermediniz mi?”[Tabarani, Evsat]

Erkek kadın karışık olmadan, kadınlar düğün yaparken müzik çalabilirler ve şarkı söyleyebilirler. Erkekler ayrı yerde düğün yaparken aynı şeyi yapabilirler. Zira düğünde erkek kadın karışımı haramdır, caiz değildir.

Enes RadiyAllahu Anh şöyle rivayet etti: “Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem Medine’nin bir mahallesinden geçerken bir yerde defleri vurarak şarkı söyleyen cariyeleri görüp geçti.”[İbniMace]

Bureyde RadiyAllahu Anh şöyle rivayet etti: “Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem bir gazveye giderken siyah bir cariye yanına gelip şöyle dedi: Ey Rasulullah! Allah seni sağ salim döndürürse senin önünde def çalarak şarkı söyleyeceğimi nezrettim, adadım. Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem ona şöyle dedi:

[إن نذرت فاضربي، وإلا فلا]

“Eğer nezretmişsen çal, yoksa hayır.” Ondan (savaştan döndükten) sonra kadın def çalmaya başladı. Sırayla Ebu Bekir, Ali ve Osman girdiler, çalmaya devam etti. Ondan sonra Ömer girdi, kadın defi kendi altına koyup üzerine oturdu. Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle dedi:

[إن الشيطان ليخاف منك يا عمر]

“Muhakkak ki şeytan senden korkar ya Ömer.” [Tirmizi]

 Bundan anlaşılan zafer elde edilince müzik çalınırsa ve şarkı söylenirse bir beis yoktur, caizdir.

Zira Medine ahalisi, Maliki mezhebi ve Zahiri mezhebe mensup olan âlimler, Maliki mezhebinde müçtehit olan Ebu Bekir El-Arabi ve Şafi mezhebinde müçtehit olan İzzieddin bin Selam müzikle beraber şarkı söylemeyi caiz gördüler. İmam Malik Ud adlı telli müzik aletinin caiz olduğunu söyledi. Medine ahalisi Ud (Saz ve Kitare) gibi telli müzik aletlerini caiz gördüler. 

Şafi mezhebine mensup olan Ebu Mansur El-Bağdadi adlı âlim, bu mesele hakkında kitabında bir konu yazdı; Abdullah bin Cafer adlı sahabenin 4. Raşid Halife Ali RadiyAllahu Anh’ın döneminde müzikle beraber şarkı söylemenin caiz olduğu rivayetini aktardı. Hatta Abdullah bin Cafer kendi cariyelerine beste hazırlıyordu ve telli müzik aletinde çalıyordu ve hazırladığı şarkıyı cariyelerinden dinliyordu.

Tabiin’den ünlü kadı Şureyh, Sait bin El-Müseyyeb, Ata bin Rabah, Ezuheri ve Eş-Şebi’nin müzikle beraber şarkı söylemenin caiz olduğunu söylediklerine dair sahih rivayetler vardır. 

Amir bin Saat El-Beceli adlı Tabiin şöyle dedi: “Ebu Mesud, Ubey bin Kaab ve Sabit bin Zeyd’in (üç sahabe) yanlarına gelirken onlara ait cariyeler def çalıyor ve şarkı söylüyorlardı. Onlara dedim ki: Siz Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in sahabesisiniz, bunu ikrar ediyor musunuz?”[İbni İshak]

Umde kitabında İbni Nehevi, İbni Abdi Ber, Beyan kitabında Maverdi, Rafi, İbni Ebi Şeybe, Beyhaki birtakım Sahabe ve Tabiin’in şarkı söylemeyi ve dinlemeyi caiz gördüklerini rivayet ettiler. Şu sahabelerin isimlerini aktardılar: Ömer, Osman, Abdurrahman bin Avf, Saad bin Ebi Vakkas, İbni Kuteybe, Ebu Mesud, Bilal, Abdullah bin El-Erkam, Usame bin Zeyd, İbni Ömer, Elbera bin Malik, Abdullah bin Zubeyr, Karaze bin Kaab, El-Muğire bin Şube, Amr bin Alas, Ebu Talip El-Mekki, Aişe ve Rubey.

Tabiin’den Sait bin Müseyyeb, Salim bin Amr bin Hassan, Harice bin Zeyd, Şureyh, Sait bin Cubeyr, Amir Eş-Şabi, Abudullah bin Ebi Uteyk, Ata bin Ebi Rabah, Muhammed bin Şehab Ezuheri, Ömer bin Abdulaziz, Saad bin İbrahim Ezuheri.

Tebeut tabiinden dört imam Ebu Hanife, Şafi, Malik ve İbni Hanbel, İbni Uyeyne, Şafi mezhebinin âlimlerinin çoğu; şarkı söylemenin ve müzik çalmanın caiz olduğunu söyledikleri rivayet edildi. Umde kitabında İbni Nehevi bunların şarkı söylemenin ve dinlemenin caiz olduğunu söylediklerini rivayet etti. Hatta Allah’ın Kitabı’nda ve Rasulü’nün Sünneti’nde ve kıyasta müziği çalmakla beraber kafiyeli hoş sözleri dinlemeyi yasaklayan bir delil bulunmadığını söylediler.

Hadislerin, içkiyle beraber şarkı söylemenin ve müzik çalmanın haram olduğunu gösterdiğini söylediler.  

Buna göre Allah’ın yolundan saptırmak, Allah’ın ayetleri ve dini ile alay etmek maksadıyla, harama teşvik eden sözleri söyleyerek, erkek kadın karışık olarak, içki içerek ve herhangi bir haram işleyerek şarkı söylemek ve müzik çalmak kesinlikle haramdır. Müslümanın o ortamlara gitmesi de haramdır.

Zaten şarkı şiirin sözlerinin müzikli bir makama göre söylenmesidir, kafiyeli sözler söylemektir. İslam şiir söylemeyi mubah kıldı. Anacak küfre davet eden, haramı işlemeye, ahlaksızlığa teşvik eden ve Allah’ın dinini saptıran, ırkçılık ve milliyetçilik gibi cahili naraları kışkırtan şiirleri söylemek caiz değildir.

Allah Celle Celâlehû şöyle buyurdu:

[وَالشُّعَرَآءُ يَتَّبِعُهُمُ الۡغَاوٗنَؕ‏ اَلَمۡ تَرَ اَنَّهُمۡ فِىۡ كُلِّ وَادٍ يَّهِيۡمُوۡنَۙ‏ وَاَنَّهُمۡ يَقُوۡلُوۡنَ مَا لَا يَفۡعَلُوۡنَ اِلَّا الَّذِيۡنَ اٰمَنُوۡا وَعَمِلُوا الصّٰلِحٰتِ وَذَكَرُوا اللّٰهَ كَثِيۡرًا وَّانْتَصَرُوۡا مِنۡۢ بَعۡدِ مَا ظُلِمُوۡا‌ ؕ وَسَيَـعۡلَمُ الَّذِيۡنَ ظَلَمُوۡۤا اَىَّ مُنۡقَلَبٍ يَّـنۡقَلِبُوۡنَ]

“Şairlere gelince, onlara yoldan sapmışlar uyarlar. Onların her vadide şaşkın şaşkın (sözlerle) dolaştıklarını ve gerçekte yapmadıkları şeyleri söylediklerini görmez misin? Ancak iman edip salih amel yapıp da Allah’ı çok zikreden ve zulme uğradıktan sonra kendilerini savunanlar (şairler) müstesnadır. Zalimler hangi akıbete uğrayacaklarını yakında görecekler.”[Şuara Suresi 224-227]

Bu ayet iman, salih amel, Allah’ı ve ayetlerini anmak ve zulme karşı söz söylemekle ilgili şiir söylemenin caiz olduğunu ve bunun tersi olduğunda caiz olmadığını gösteriyor. Bu şiiri belli makamlarla müzik üslubuyla söylemektir. Bunun müzik aletleriyle söylenmesine bir yasaklık gelmedi.

Eğer erkek kadın karışık olmayan düğünlerde, erkeklere ait ayrı ve kadınlara ait ayrı yerler varsa kötü sözler veya harama teşvik eden sözleri kullanmadan şarkı söylenirse ve müzik çalınırsa caizdir, dinlemek de caizdir. Eğlence yerlerinde erkek kadın karışık olduğunda erkek olsun kadın olsun şarkı söylemesi ve müzik çalması caiz değildir, o yerlerde ve ortamlarda bulunmak caiz değildir.

Radyo, televizyon, internet gibi kayıtlı yerlerden şarkı ve müzik dinlemek caizdir. İster şarkı söyleyen erkek olsun isterse kadın olsun dinlemek caizdir. Ancak kötü kelimeler sarf ediliyorsa ve harama teşvik eden sözler varsa onu dinlemekten kaçınmak gerekir.

Düğünlerde, bayramlarda, zafer ve sevinç günlerinde, konferanslar ve yürüyüşlerde şarkı söylemek ve müzik çalmak caizdir. Ama güzel sözler, imana ve salih amel işlemeye, cihada ve Allah uğrunda çarpışmaya, mücadele etmeye, hakkı söylemeye, bunun uğrunda cesaret göstermeye, cömertlik, ikram, güzel ahlak ve sıfatlarla vasıflanmaya, ırzı ve namusu, Müslümanları ve onların diyarlarını korumaya teşvik eden müzikle beraber sözleri dizerek söylemek caizdir. Bu şekilde İslâm Hilâfet Devleti buna müsaade verebilir, tersine müsaade etmez.

Esad Mansur