بِسْـــمِ اللهِ الرَّحْمٰـــنِ الرَّحِيـــم

Soru Cevap

Soru 4:

 Muhalefet cezalarını genel olarak anladım inşallah (Ta’zir ile muhalefetin farkını dahil). Lakin pratik birkaç emsal saymak isterim: Halifenin yol yönetmenliği (halifenin belirlediği kırmızı ışıkta durma ve yeşilde geçmek gibi) bu minvaldemi değerlendirilir? Ya da halifenin halka sunduğu tramvay, otobüs, dolmuş tarzı belirli para karşılığı hizmetler (parasız, gizlice kullanıldığı ve bu sırada kişi yakalandığı zaman) bu minvaldemi değerlendirilir? [Kitapta yazdığı üzere, binalar arası mesafe veya bazı alanlarda avlanma yasağı gibi şeyleri anladım inşallah]. Peki, Emîrin benimsediği İslâmi içtihatlar (kadının avreti, tarım arazisinin kiraya verilmeyeceği) de mi bu minvalde değerlendirilir? Yoksa bu tarz olaylar ta’zirile mi değerlendirirler?

Cevap:

Ukubat kitabında “Muhalefetler” şöyle tanıtıldı: Devletin şer’î hükümlere binaen insanların işlerini gütmek üzere verdiği emirler ve yasaklara uymamaktır.

Şer’î hükümlere binaen her şey için bir düzen koyar ve kurallar gösterir. Kim bunlara uymazsa muhalefet yapmış olur, aykırı gelmiş olur.

Resulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: “İnsanlar yol hakkında ihtilafa düşerlerse onun genişliği 7 zira (arş) olarak belirlerdi.”[Buhari]

Bir kişi bir ev yapacaksa evi bunun ötesinde yapmalıdır. Bu asırda yollar daha geniş olabilir. Mesela çarşı içinde 10 metre, şehir içinde 20 metre ve şehirlerarasında ve hızlı yol 50 metre veya fazla yapabilir. Yolun ortasında durmasını yasaklayabilir. Yolların kenarında parklar tayin edilir. Bu tanzime ve kurallara uymayana ceza verilir. Nitekim 2. Râşid Halife Ömer RadiyAllahu Anh, biri yolun ortasında durup diğerlerin geçmesini engelleyince ona vurdu.

Çarşı, pazar, parklar, yollar, dükkânlar, arabalar ve sair genel merafık (insanların işlerini kolaylaştıran hususlar) ve zararı önlemek veya kaldırmak için devlet şer’î hükümlerin çerçevesinde düzen ve kural koyar. Buna uymayan veya muhalif olana ceza tayin eder. Ta’zir cezası dairesinde olur. Muhtesip olan kadı bu muhalif işler için şer’î cezalara binaen ceza tayin eder. Bu kadı yardımcılar seçer ve cezayı uygulamak için onun emrine polis tayin edilir.

Yollarda arabaların kolayca geçmesi üzere kırmızı ışıkta durma ve yeşilde geçmek gibi kurallar konulur. Kim kırmızı ışığı geçerse ona ceza verilir. Bu şekilde insanların geçmesini kolaylaştırmış ve kazaların vuku bulması gibi zararı önlemiş olur.

Tren ve tramvay gibiler devletin olur. Zira herkes böyle araçlara sahip olamaz, bunlara özel yol da tahsis edilir. Sadece devlet işletir ve bakımına karşılık belli bir ücret tayin edebilir. Bu durumda ücreti ödemeyene ücreti ödetir. Burada kurala uymayana parasal ceza verilmez, teşhir cezası verilebilir. Tekrar ederse hapis cezası verilir. Zira borcunu ödemeye kadir olduğu hâlde borcunu ödemekten kaçana teşhir veya bir iki haftaya kadar hapis cezası verilebilir. Zira az miktarda borcunu ödemeyene böyle ceza verilir.

Ama otobüs, dolmuş, taksi ve benzerlerine özel yola ihtiyaç yoktur, genel yoldan geçebilir, diğerlerinin geçmesine engel olmuyor. Devlet kendisine ait bu tür araçları tayin etmeyebilir, bunlar özel mülkiyete dahildir, herkes yolu kullanabileceği için herkes bu tür araca sahip olabilir. Sadece bunlar için tayin ettiği kurallara uymayana ceza verir. Kargaşayı önlemek için müdahale eder. Resulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem döneminde insanları taşımak ve eşyaları götürmek üzere ücretli binekleri kullanan kimseler vardı. Bunların bu işi yapmalarına müsaade etmiştir.

Kadın veya erkek avretini açık yerde gösterirse muhalefetler babına girmez, adabı bozan fiillere dâhildir, bu kişilere celde vurulur, 10 değneğe kadar vurulabilir, tekrar yaparsa 6 aya kadar hapis cezası verilir.

Tarım arazisini kiraya verme yasağı ihlali olunca muhalefet babına girmez. Ama ta’zir cezası verilir. Çünkü bu husus insanlarını işlerini düzene sokma babına girmez. Arazi ile ilgili halifenin benimsediği hükümlere muhalefet etmiş olur. Halife veya kadı cezayı taktir eder. Belli müddete kadar hapis cezası verebilir.

Hilâfet Devleti kendisi belli muhalefetlere cezayı gösterdiği gibi muhtesiplere ve kadılara içtihat ve ceza takdiri yetkisi verir. Kıyas yapılır. Zira bunlar ta’zir cezalarına dâhildir. Hudutlar ve cinayetlerin cezası şeriatça sabittir değişmez. 

Esad Mansur