Musibet hatırlatır, düşündürür, Allaha döndürür

Deprem musibeti nedeniyle Müslümanlara geçmiş olsun, Allah ecirlerini arttırsın, ölülerimizi şehit olarak kabul etsin, yaralı olanlara acil şifa versin, zarar görenlere daha hayırlısını versin, dualarımız bu musibete duçar olan tüm Müslümanlara.

Zira Resulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem şehitleri sayarken yıkım altında ölen Müslümanların şehit olduklarını beyan etmiştir. Şehit sevabına sahiptir.

Bakara suresi 155-157. Ayette geçtiği gibi; Musibet müminler için bir imtihandır, musibetlere karşı sabredip etmeyeceklerini Allah dener, sabredenleri cennetle müjdeler, sevaplarını katlar.

Musibet Müslümanlar için bir kefarettir, günahlarını siler. Sabırlı müminler kendi başlarına musibet gelirse “Biz Allah’a aitiz, O’nun kullarıyız, O’na döneceğiz”, deyince onlar üzerine O’nun rahmeti iner.

 Biz Allah’a aitiz; canımızı istediği zaman alır, verdiği her şeyi de alır. Sabredenler için O’na döndüğümüzde mükâfat vardır. Zira bu dünya imtihan darıdır. Asıl hayat ahirettir.

O’nun kullarıyız deyince hür olmadığımız anlaşılır, bizler ancak O’nun emrine uyarız, emri dışına çıkmayız ve emri dışındakini de reddederiz. Zira Allah kendi emrine uyanlara cenneti vaat etmiştir.

Bu musibetler bizleri Allah’a dönmeye, dinine sarılmaya, şeriatını uygulamaya, İslam sistemini temsil eden Raşidi Hilafeti kurmaya motive eder.

Zira halen memlekette cari olan dini devletten ayıran laik demokratik sistem günahların kaynağı olduğu gibi aynı zamanda ihmalkâr ve sorumsuzdur. İmar ve iskândan sorumlu olması gerekirken inşa edilen binaların ne kadar sağlam olup olmadığı doğru dürüst kontrol etmez. Hatta imar affı çıkarır, bütün kaçak inşaatları yasallaştırır. Seçimde oy almak uğruna her şeyi meşru kılar. Hangi şekilde ve ne olursa olsun, hesapsız, düzensiz inşaatı,  bina dikilmesini teşvik eder ki alışveriş hareketi artıp piyasa canlasın, memlekette büyüme oranı artsın, evrensel finans kuruluşlarından övgü toplasın, bu şekilde rejimin başarılı olduğu gözüksün! Hem de büyük günah olan faizle konut satın alma reklamı yapar, Allah’tan korkmadan millete en lanetli günahı işlettirmeye çalışır.

Rejim artık Allah’la ve Resulüyle savaşmaktan vazgeçsin, daha doğrusu barışsın, emirlerine uysun ve nehiylerinden vazgeçsin.

Nitekim bu deprem Müslümanların imanının ne kadar güçlü olduğunu ortaya çıkarttı, ister dinlerine bağlılık göstermeleriyle olsun, isterse birbirlerine yardım etmeleriyle olsun, isterse de fedakârlık göstermeleriyle olsun, tam manasıyla müminlerin kardeşliği tecelli etti.

Bu hal gösteriyor ki, bu ümmet Hilafet devleti Allah’ın izniyle yakın zamanda kurulunca bundan daha fazlasını gösterecektir, daha büyük işler yapacaktır, ecdatlarının şiarını ihya edecek, büyük fetihler gerçekleştirecektir.

Bela, musibet ve zelzeleden sonra Allah’ın zaferi yakın olur. (Bakara 214. Ayetine bakın)

Esad Mansur