Soru:

Bir kardeş trafik kazası geçirmiş. Karşı taraf yüzde 70 hatalı bulunmuş. Kaza geçiren bu kardeşimizin kalça kemikleri kırılmış ve 1 sene iş göremez raporu verilmiş. Bu durumda bu kardeşin diyet veya hükümeti adl alması gerekir mi?

Alması gerekirse günümüzde bu diyet ve hükümeti adl nasıl belirlenip alınacak? 

Cevap:

Organların telefleri dışında vücuda zarar verildiği zaman şifaya kavuşulduktan sonra mağdura verilen tazminata hükümet denilir. Hâkim veya udul (adaleti sağlayabilen güvenilir) kişiler mağdurun uğradığı zararı takdir ederler.

Bu kardeşin kalça kemikleri kırılmış ve bir sene iş yapamaz hale gelmiş. Bu durumda hükümet yapılır.

Eğer hiç bir zarar kalmamışsa, bütün kemikler yerine gelirse ve mağdur kimse eskisi gibi yürür hale gelirse Ukubat kitabımızda -organların diyeti konusunda-  geçtiği gibi, Şafilerin bir kısmına, Maliki mezhebine, Hanbeli mezhebine ve imam Ebu Hanife’ye göre hiç tazminat verilmez. Çünkü eski hale gelmiş ve zararın bir izi kalmamıştır. Ama eski haline gelmezse ve zararın izi varsa udul kişiler zararı takdir ederler ve mağdura tazminat verilir, zarar veren kimseye ödettirilir.

Şöyle örnek verdiler: bir kimse başından yaralanırsa, ondan sonra et, yara tamamen kapanırsa, hiç izi kalmamışsa ve saç biterse tazminat yoktur. Kırık yerlerde aynı şekildedir. Hiç bir şey kalmamışsa, tamamen eski haline gelirse tazminat yoktur dediler.

Eğer bir ayıp kalırsa, bir çirkinlik, bir noksan veya bir zaaflık hâsıl olursa, organdan faydalanma değeri düşerse, eski güzelliğine etki bırakırsa zararın izi var olduğu anlaşılır, ona göre tazminat takdir edilir.

Şafilerin bir kısmı, Hanbelilerin bir kısmı ve İmam Ebu Yusuf ise zararın izi kalmasa bile acıya mukabil mağdur kimseye tazminat takdir edilir dediler. Ömer r.a, Muaz bin Cebel r.a, Şureyh, Masruk, Ömer bin Abudulaziz, Şabi, yedi fakih tabiin ve İmam Muhammed ise ilaç dâhil olmak üzere tedavinin ücreti mağdur kimseye verilir dediler.

Diyetin bir cüzüyle parasal olarak hâkim veya udul olan kişiler tarafından takdir edilir.  Bu tazminat zarara göre en fazla diyetin onda biri olarak değerlendirilir.  Diyet ise 1000 dinar. Onda biri 100 dinardır. Her dinar 4,25 gram altındır. En fazla tazminat 425 gram saf altındır.

Bu kardeş şifaya kavuşunca zararı tespit etmek ve tazminatı takdir etmek üzere iki udul kişi hakem olarak tayin edilir, uzman ve bilirkişilere başvurup bu hususlarda onlardan yardım isteyebilirler.

Zarar veren kişi kabul etmezse mağdur kişi var olan mahkemelere başvurabilir. Çünkü hakkını almak istiyor, Müslüman karşı tarafla anlaşarak hakkını alamazsa hakkını sağlayabilecek güce başvurabilir. Zira Hilafet devleti ve mahkemeleri bulunmayıp sadece var olan devletin gücü vardır,  bu yolla hakkını sağlayabilir.

Esad Mansur